top of page

CEMRE DÜŞTÜ

 

Sevgili günlük..

Dün akşam, dedem, anneannem ve Ezgi teyzem bize yemeğe geldiler.

Annem ve Ezgi teyzem  mutfakta yemekleri hazırlarken, ben de masayı hazırladım.

Tabakları, kaşıkları,çatalları, bardakları ve peçeteleri yerleştirdim.

Sonra hep beraber yemeğimizi yedik. Sofrayı toplamaya annemlere yardım ettim.

Yemekten sonra annem kahveleri yaptı.Ben de ödevimi yapmak için masaya geçtim..

O sırada bizimkiler koyu bir sohbete girmişlerdi.

-Cemre düştü mü baba? Diye bir soru sordu Ezgi teyzem.

-İkisi  düştü, biri kaldı. Dedi dedem.

Şaşırmıştım.

-Aa.!Üst kattaki Suna Teyzenin kızı Cemre mi düşmüş anne? Diye sordum.

-Hayır kızım. Bu cemre başka Cemre. Dedi gülerek annem.

Anlamamıştım.

-Dur ben anlatayım sana Nisan’cığım dedi dedem.

-Dinliyorum… Dedim ,büyük bir merakla dedemin yanına sokularak.

-Bak. Dedi dedem. 

-Cemre demek, Sıcaklık demektir. Kış bitince, önce havalar ısınır, sonra doğadaki, yeraltındaki sular ısınır, daha sonra da toprak ısınır. Biz buna “ cemre düşmesi “ deriz . Bunlar olduktan sonra, anlarız ki , artık ilkbahar gelecek, doğa canlanacak, yeraltında kış uykusuna yatan canlılar, yavaş yavaş yeryüzüne çıkacaklardır. Okulda öğretmediler mi size ? Dedi gülümseyerek.

-Şimdi anladım.  Cemreler düşünce karneler  de yaklaşıyor . Tatile hazırlık yapabilirim ardık. Dedim sevinçle.

-Hem yarın okulda arkadaşlarıma da anlatacağım bu Cemre düşmesini.

-Acele etme. Dedi dedem gülerek…

-Daha bütün cemreler düşmedi. Hem unutma. Ne demiş atalarımız?

-Ne demişler? Dedim merakla…

-“Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır”. Dedi dedem , yanağımı okşayarak.

-Ama bak bunu da anlamadım şimdi. Dedim ,merakla...

Herkes gülüştü.

-Onu da başka bir gün anlatsın  deden. Bırak ta kahvesini içsin adamcağız. Dedi babam.

Ama ben bu atasözünü kendim araştırıp buldum.

Bence siz de araştırıp bulun arkadaşlar. Çok eğlenceli…

-"Mart kapıdan baktırır, kazma- kürek yaktırır"

bottom of page