SUCUK SOYULUR MU

​​

 1990 yılında Erzurum'dan, Mardin'in Yeşilli Köyü (1993 yılında ilçe yapıldı) İlkokulu'na tayin oldum. Altı derslikli okulda boş sınıf olmayınca, boş olan okul müdür yardımcılığı kadrosuna müracaat ettim, ve olurum geldiğinde , yeni görevime başladım.

Altı öğretmen, ben müdür yardımcısı, ve okul müdürümüz Şehamettin Bey.. Normal öğretim olduğu için, öğlen arasında boş olan lojmanda yemek yapılır, dinlenilirdi. Arasıra da filesiz, direksiz, çizgisiz toprak zeminde voleybol oynadık. 

O gün öğlen yemeği için bir şeyler hazırlama görevi bendeydi. Arkadaşlar gelirken malzemeleri getirmişlerdi Mardin'den. Ben sadece ekmek arası yiyecekleri hazırlayacaktım. Öğlen arası olunca da yenecekti, sonrasında da voleybol oynanacaktı.

Öğlen arası yaklaşınca, lojmana geçtim.Masaya gazeteleri serdim. Küçük tüpü yaktım.Tavayı tüpün üzerine koyup biraz vita yağı eritirken, sucukları yuvarlak dilimlere ayırdım.Sonra teker teker kızaran yağa bıraktım. Cızırdayıp kavruldukça, ters çevirip, diğer tarafını da kızartıyordum. Sonra  kırdığım yumurtaları da bir tabakta çırparak üzerine döküyorum. O sırada arkadaşlar gelip heyecanla sofraya oturdular. Ekmekleri de bölüp, meşrubatları da doldurup başladık yemeğe.

Ama bir terslik var. Yiyen dönüp bana bakıyor. Her lokmada biraz durup ağızlarındakini yokluyorlar.

"Acaba iyi pişmemiş mi "diye düşünüyorum.

Gülüyorlar.

Ne oldu diyorum. Gülüyorlar.

-Sen sucukları soymadın mı diye sordu  Nurettin Abi.

-Sucuk Soyuluyormu ki. diye soruyorum.

Gülüşmeler, söylenmler, 

Hayatımda ilk defa sucuk yapıyorum. Ve soyulduğunu bilmiyorum.

​